Basın Bülteni-Toplu Yunus Ölümleri
BASIN BÜLTENİ
Karadeniz yunusları için kötü haber:
Son iki ayda binlerce yunus öldü!
Son iki aydır Batı Karadeniz’in Türkiye ve Bulgaristan kıyılarında toplu yunus ölümleri görülüyor. Karaya vuranların çoğu yeni doğan muturlar. Boyları genellikle 70 cm’nin altında ve genellikle ileri derece bozulmuş durumdalar. Önceki senelerde de benzer olaylar görülmesine rağmen, uzmanlar bu sene karaya vurma oranının en yüksek seviyede olduğunu belirtiyor. Yunusların ölüm sebepleri araştırılıyor.
15 yılı aşkın süredir biyolojik çeşitliliğin ve Türkiye denizlerindeki yunus ve balina popülasyonlarının korunması amacıyla bilimsel çalışmalar yürüten Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV), iki aydır görülen olağandışı toplu yunus ölümleri hakkında bir açıklama yayınladı.
Açıklamada, periyodik olarak her ay taranan kumsallarda Temmuz ayında sadece 22 km içerisinde 160 ölü yunusun kaydedildiği ve ihbarlarla bu sayının 400’e çıktığı belirtildi. Ölenlerin neredeyse tamamının (%97) mutur türü olduğunu belirten uzmanlar, ölen yunusların neredeyse tamamının yenidoğan, yani bu senenin yavruları olduğunu vurguladı.
“Bir mutur jenerasyonunu kaybettik”
TÜDAV Başkan Yardımcısı ve İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Arda Tonay, durumun vahim olduğunun altını çizerek, “Batı Karadeniz kumsallarını periyodik olarak 12 yıldan fazladır Yard. Doç. Dr. Ayhan Dede ile birlikte takip ediyoruz. Hiç bu seneki kadar ölü yunus bulmadık. Her yıl bu zamanlarda Mayıs, Haziran aylarındaki kalkan avcılığında anne yunusların tesadüfi ağa yakalanarak ölmesinden dolayı, yenidoğan yavrular açlıktan ölerek karaya vururdu. Bu durum ne kadar üzücü olsa da, bulduğumuz bireylerin sayısı 20-30’u geçmezdi. Ama bu sene bambaşka bir durum var; en az 1.000 ila 1.500 yunusun öldüğünü tahmin ediyoruz” dedi.
Bulgaristan’daki deniz memelisi uzmanlarıyla irtibatta olduklarını belirten Tonay, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bulduğumuz ölü yunusların yüzde 90’ının yavru olduğunu düşünürsek, neredeyse bir mutur jenerasyonunu kaybettiğimizi söyleyebiliriz. Bulgaristan’da da yunus ölüm oranları çok yüksek olduğundan, oradaki meslektaşlarımızla da iletişim halindeyiz. İşin kötüsü bu ölümlerin nedenini henüz bilemiyoruz çünkü nekropsi yapılabilecek taze hayvan sadece bir tane bulabildik. Bulduğumuz yunuslar ileri derecede bozuk durumda. Bu da bize, her ne oluyorsa, ölümlerin bizim kıyılarımızda değil, ölü yunusların akıntılarla Karadeniz’in kuzeyinden bizim kıyılarımıza taşındığını düşündürtüyor.”
Ölü yunusları ihbar edin
TÜDAV Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Bayram Öztürk ise ihbarların önemini vurgulayarak, “Yeni Avrupa Birliği Projemiz ‘Gözüm Sende Karadeniz – Black Sea Watch www.blackseawatch.org ’ burada kilit bir rol oynayabilir. Bulgar meslektaşlarımızla geliştirdiğimiz web sitesi ve telefon uygulaması sayesinde gördüğünüz tüm deniz canlılarını ve ölü yunusları anında bize bildirebilirsiniz” dedi.
Öztürk, yunus ölümlerinin muhtemel sebeplerinin salgın hastalık, kimyasal veya biyolojik zehirlenme, akustik travma ve tesadüfi ağa yakalanma olabileceğinin altını çizdi.
TÜDAV hakkında:
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV), 15 yılı aşkın süredir Türkiye denizlerindeki yunus ve balina popülasyonları üzerine bilimsel çalışmalarını yürütmekte olup Türkiye’nin deniz memelileri hakkındaki araştırmalarını, balıkçılık etkileşimleri, popülasyon dağılımı ve büyüklüğü, İstanbul Boğazı’nda göç takibi (akustik izleme), fotoğrafla kimlikleme (photo-id), genetik yapı, kafatası koleksiyonları, mide içeriği ve koruma stratejileri vb. konularında yoğunlaştırmıştır. Aynı zamanda karaya vuran ölü ve yaralı deniz memelileri üzerine uzun soluklu çalışmalar yürüten TÜDAV, ACCOBAMS, UNEP, MedPAN ve CIESM gibi uluslararası kuruluşlar ile ortak projelere imza atan, dünya çapında da çalışmaları takip edilen bir kurumdur.
Karadeniz’deki yunuslar hakkında:
Karadeniz’de üç tür yunus yaşıyor, Mutur, Tırtak ve Afalina. Muturlar kıyısal ve küçük bir tür en fazla 1.5m boyunda, genellikle insan ve teknelerden uzak duran narin bir tür. Afalinalar da kıyısal olmakla birlikte en sık görülen en iyi bilinen türdür. Tırtaklar ise genellikle açık denizde bulunan büyük sürüler oluşturabilen yan tarafında karakteristik V şekli bulanan bir tür. Üç türde ulusal ve uluslararası antlaşmalarla koruma altında olup nesilleri tehlike altındadır.