8 Eylül 2021

Basın Bülteni           

Karadeniz’de Deniz Memelilerinin Korunmasına Yönelik Tarihi Bir Adım Atıldı!

  • Karadeniz’deki setase türlerinin bolluğu konusunda Avrupa’nın en büyük projesi olan CeNoBS Projes sona erdi. Proje 30 ay sürdü ve 5 farklı ülkeden partnerleri bir araya getirdi.
  • CeNoBS Projesi kapsamında, Karadeniz’deki ilk büyük çaplı hava sörveyi gerçekleştirildi. Proje amaçlarını tamamlayabilmek için çalıştaylar ve eğitimler düzenlendi, Deniz Stratejisi Çerçeve Direktifi (MSFD) teklifi sunuldu ve farklı uluslararası, ulusal ve bölgesel seviyede girişimlerde bulunuldu.
  • CeNoBS, Mare Nostrum STK koordinatörlüğünde, Türkiye’den, Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) partnerliği ile yürütülen uluslararası bir projedir.
  • Projenin sonuçları kısa süre önce, proje temsilcilerinin katıldığı bir çalıştayda sunuldu.

Not: Avrupa Birliği’nin temel ilkelerini temsil eden Deniz Stratejisi Çerçeve Direktifi (MSFD), 2020 yılına kadar Avrupa denizlerinde “İyi Çevresel Durum” (GES) kriterlerine ulaşmayı amaçlamaktadır.

Bir Avrupa Birliği projesi olan CeNoBS, Karadeniz’de bulunan yunus (setase) popülasyonlarının miktarı, dağılımı ve hedef dışı av baskısına maruz kalmaları konularında bilgi geliştiren, tarihi bir girişimdir.

Proje sırasında ulaşılan belirli hedefler:

  • Yunuslarla (D1) ilgili kriterlerin ve eşik değerlerin oluşturulmasının sağlanması,
  • Karadeniz’de gürültü izleme (D11) gelişiminin değerlendirilmesi ve desteklenmesi
  • Proje faaliyetleri ve sonuçlarının paylaşılması yoluyla Karadeniz bölgesinde koordinasyonun güçlendirilmesidir.

Mare Nostrum STK’dan ekip koordinatörü Marian Paiu “CeNoBS, sunduğu yenilikçi teknolojiler ve güncelleştirilmiş bilgiler sayesinde, gelecek kuşakları aydınlatacak ve bilgilendirecek bir projedir. Proje sayesinde, Karadeniz’de bulunan üç yunus türü (afalina, tırtak, mutur)  hakkında, birçok yeni bilgi elde edilmiştir. Yapılan çalışmaların kapsamı,  yarattığı işbirlikleri, projeden elde edilen bilginin önemi ve faydası projeyi tarihsel olarak öne çıkarmaktadır.” sözleriyle projenin önemini belirtti.

Sofya’da (Bulgaristan) düzenlenen son çalıştayda, Mare Nostrum STK, proje partnerleri ile, projenin iki tanımlayıcısı olan D1- Setase/deniz memelisi ve D11- çevredeki gürültü/enerji konularındaki ilerlemeleri ve uzun zamandır beklenen 2019 yazı hava sörveyi sonuçlarını sundu.

Projede deniz memelilerinin korunmasıyla ilgili başlıca zorluklar:

  • Karadeniz’de setase nüfusunun dağılımı/ bolluğu hakkında veri eksikliği,
  • Tesadüfi ağa yakalanma baskısı,
  • Gürültü izleme sistemi konusunda ulusal uzmanlık eksikliği,
  • Karadeniz’deki sosyopolitik durum,
  • Karadeniz bölgesinde altyapı kısıtlamaları ve eksikliği.

Rakamlar ile CeNoBS projesi

Yapılan sörveylerden endişe verici rakamlar elde edildi. Ancak, bu rakamlar Karadeniz’de bulunan setatese türlerinin korunması için eksikleri ortaya koydu.

CeNoBS sörveyleri sonucunda Karadeniz’de toplamda üç türe ait yaklaşık 240.000 setase olduğu tahmin edilmektedir. Aynı zamanda, 551 kuş gözlemi (1439 birey) ve 1588 kayıtla (4685 adet) antropojenik aktivite ve deniz çöpü miktarları da bildirilmiştir.

Karadeniz’de elde edilen verilerin doğruluğu için, uçak ile gözlemlenmiş setase türlerinin sayısı, Rusya’dan gelen veriler ile birleştirilmiştir. Dağılım haritası, daha iyi bir gözlem için türlere göre ayrılmıştır ve karma analizler yapılmıştır.

Tesadüfi ağa yakalanma, dünya okyanus ve denizlerinde, setase türleri için en önemli konulardan biridir. Veriler, senede yaklaşık 11.000-20.000 arası muturun, Karadeniz’de balıkçı ağları tarafından yakalandığını gösteriyor. Yüzdelik olarak, tesadüfi ağa yakalanma oranı kabul edilebilir olan %1,7’nin çok üzerine çıkarak %21,2’ye ulaşmıştır.

Projenin başlıca sonuçları:

  • D1C2- tür bolluğu ve D1C4- tür dağılımı için ilk referans değer önerileri yapıldı,
  • D11’in güncel durumu ve ulusal göstergelerin geliştirilmesi için öneriler yapıldı,
  • D11 – gürültü izleme için bölgesel eğitim çalıştayları düzenlendi,
  • MSFD-D11 gürültü izleme sistemi için türlerde stres yaratmayacak sistemlerin kullanılması önerildi,
  • Setaselerin korunması ve gürültü ile ilgili konularda, ulusal seviyede yetkili kuruluşlar (örn. Black Sea Commission), ulusal araştırma merkezleri, STK’lar, bilimsel kuruluşlar ve çevre kuruluşları arasındaki koordinasyon arttırıldı,
  • Tesadüfi ağa yakalanmayı azaltmak için, pinger (akustik caydırıcı) ve modifiye ağlar ile çözüm geliştirildi.

CeNoBS projesi, 5 partner ülkeyi kapsayan günümüze kadarki en büyük Avrupa Birliği projelerinden biridir ve ortak bir görüş geliştirmek için araştırmalar yapılmıştır.

Marian Paiu, “Gözlem programlarına akustik araçların eklenmesi bir gerekliliktir. Sonuç olarak, bu yolda adımlar atmaya başladık, yetkililerin, sivil toplum örgütlerinin, özel sektör çalışanlarının ve son olarak Avrupa Komisyonu’nun tam desteğine ihtiyacımız var. Sörveylerimiz sırasında, deniz çöpleri (D10), deniz kuşları ve antropojenik etki verileri eş zamanlı toplandı. Ulusal düzeyde, dört sezonu kapsayacak uzun süreli gözlem programlarının yürütülmesi ve periyodik olarak belirli türleri gözlemleyecek ulusal planların geliştirilmesine en kısa zamanda başlanılması gerekmektedir. Böylelikle, “yunusların korunması konusunda gelişme kaydedildi mi?” sorusuna cevap verebileceğiz”  sözlerini ekledi.

Proje ile alakalı her türlü rapor, https://www.cenobs.eu/ web sitesi, ACCOBAMS veri tabanı ve EMODNET platformlarında kamuoyuna sunulacaktır.

 “İyi Çevresel Duruma (GES) ulaşmak için setase (D1) ve gürültü (D11) izleme sistemi kurarak MSFD’nin uygulanmasını destekleme projesi – CeNoBS”, Avrupa Birliği ve Karadeniz, Akdeniz ve Mücavir Atlantik Bölgesi’nde Yaşayan Setase Türlerinin Korunması Anlaşması (ACCOBAMS) ile ortaklaşa finanse edilmiştir.